28 Ekim 2015 Çarşamba

Meslek yüksekokulu Algısı

Arkadaşlar merhaba  , bugünkü yazımda bir yanlış düşüncenin altını çizmek istiyorum.Meslek yüksek okulları hakkında sayısız yorum var ve bunların hemen hemen hepsi olumsuz yönde.Evet Meslek Yüksekokulları iki yıllık bir eğitim imkanı sağlıyor , evet puanı yetersiz olan öğrenciler gidiyor , evet fakülte kadar değiller...Ama bunu da unutmamak gerekiyor ki , Meslek yüksekokulunu kazanan öğrenciler başarısız değil.Şöyle ki değiller  ,öğrenciler  ister liselerinde olsun ister sınavda olsun belli bir puan yapıyorlar ve ona göre bu okulları kazanıyorlar.Sonuçta , meslek yüksekokulları da tüm öğrencilere eğitim imkanı sunamıyor.
Meslek yüksekokullarındaki eğitim daha çok pratiğe dayalı oluyor.Bu da ezberi ortadan kaldırabiliyor.Program yazabiliyorsunuz , beyanname doldurabiliyorsunuz , led ışıklarını kullanarak elektronik alanda yaratıcı şeyler yapabiliyorsunuz..
Öte yandan ne yazık ki fakülte mezunu olan arkadaşlarımız da işsiz , meslek yüksekokulu okuyanlar da yüksek lisans yapanlar da...Karamsarlıktan nefret ederim ama her zaman gerçekçi olmaktan yanayım.Hangi okuldan mezun olursanız olun , dereceniz ne kadar olursa olsun kendinizi geliştirdiğiniz kadarsınız.Tabii ki size, hadi meslek yüksekokuluna gidin demiyorum.Sadece yanlış düşünülen bu fikri değiştirmek , doğruyu göstermek istiyorum.

Her seferinde bunu paylaşıyorumBen meslek lisesindeki 'Kazanamazlar' algısını, meslek yüksekokullarındaki 'İki yıllık okuldan bir şey olmaz' algısını değiştirmek istiyorum.

Oturduğum mahalledeki en kötü meslek liselerinden birine gittim.Ezberci rejime karşı yenik düştüm ve okul hayatımı ezbere dayadım.Okul derslerim güzel olmasına rağmen  üniversite sınavına çalışmadım.Son yıl çalışayım dedım Matematik'i yapamıyorum diye umutsuzluğa kapıldım , eşit ağırlığı yarıda bırakıp sözele geçtim ama yine de olmadı,yapamadım..Üniversiteleri 12 sınıftaki stajımda araştırdım.Merdivene oturup teker teker üniversiteleri aradım ve ilk aradığım okula gittim.Kendimi başarısızlığa o kadar çok kaptırmıştım ki kazanabileceğimi sanmıyordum.Bunun yüzünden  %100 bursum tuttuğu halde onun  yerine %50 yazarak üniversitemi kazandım.Okulumu çok sevdim ve kazandığım ilk günden bu yana hep çok çalıştım , başarmışken bırakmamak için , babamın emeklerini boşa çıkartmamak için...Ve sonucunda da hiç beklemediğim bir anda bölüm ikincisi olduğumu öğrendim.Bu , başarısızlık duygusuna kapılmış bir öğrenci için o kadar güzel bir başarı ki..Mezun olurken de hem bölüm hem de Meslek yüksekokulu 2.si oldum.Okula giderken her defasında hayalini kurduğum şeylere benzer bir hayat yaşadım.O kürsüye çıktım , rektörümüzle selamlaştım , el sıkıştık ve plaketimi aldım.Hayallerim hayal olmaktan çıktılar , gerçek oldular.Şimdi okuldan kazandığım 2.lik bursumla fakülte eğitimime devam ediyorum.

Şimdi bu yazdıklarım, bir meslek lisesi öğrencisinin başarısı.Şahsen bir şeyler başardığıma inanıyorum.Meslek lisesi ve Meslek yüksekokulunda okuyan arkadaşlardan ; "Sen başarısızsın , ben başarısızım , yapamam , gelecek umudunuz yok  vb.sözlerini,  düşünceleri kafalarından atmalarını istiyorum.Çünkü hepimiz değerliyiz ve istediğimizde , çabaladığımızda her şeyi yapabiliriz.İmkansız gelen hayallerimizi gerçekleştirebiliriz.! Tekrar yazıyorum , bunu sakın unutmayın. Hangi okuldan mezun olursanız olun , dereceniz ne kadar olursa olsun kendinizi geliştirdiğiniz kadarsınız.Karamsar ve korkak olmayın.Projelere imza atın , çalışmalara katılın , yeni çevreler edinin , konferanslara katılın , bilgi sahibi olun.Devlet - Vakıf hiç fark etmez , siz farkınızı ortaya koyun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder