23 Kasım 2014 Pazar

Öğretmenler Günü..!

Öğretmenlerimiz !   Doğuda-Batıda çalışan, atanmayı bekleyen binlerce öğretmen..Öğretmen olmak için okuyanlar..Çocukken öğretmen olma hayali olanlar..
Aslında öğretmenler için sadece bugün kutlamalar ya da güzel sözler söylenmemeli.Her zaman yapılmalı..Çünkü onlardı bizi bu zamana kadar yetiştiren,İlkokul yıllarımızda ailemizden aldığımız terbiyenin,bilgilerin üzerine bir şeyler ekleyen, bize hayat dersi veren...
Ben Öğretmenlerime karşı hep bir manevi sevgi&saygı ile yaklaştım.Onları incitmemeye çalıştım.Bazılarımız hoca ders anlatırken gürültü çıkarırken ben kabuğuma çekilmiş sessizce öğretmenimi dinliyordum.İlk öğretmenlerim annemle babam oldu.Babamdan çok nasihatler dinledim.Onun ağzından hayatı öğrendim .Bana doğru ile yanlışın ne olduklarını çok iyi öğrettiler.Arkadaşlarıma özenmeyeyim diye babam elinden geleni yaptı.O yüzden aslında bugünü biraz da Ailemiz için kutlamamız gerek.İlk önce ailemizden öğreniyoruz ne de olsa..

Benim çok fazla öğretmenim oldu ama bana ben olduğum için değer veren,öğrencilerini ayırmayan çok az hocam oldu...1. sınıf hocamız çalışkan ve çalışkan olmayanları ayırıp beni başka bir öğretmenin sınıfına göndermişti.O zamanlar kendimi çok değersiz hissetmiştim.Düşünsenize 1. sınıftasınız ve ilk karşılaştırılmayı 7 yaşınızda öğreniyorsunuz.Ama şimdi iyi de öyle yapmış diyorum.Çünkü şanslıydım..Bana ben olduğum için değer veren,öğrencilerine karşı ayrım yapmayan çok tatlı bir öğretmenim olmuştu.4 sene boyunca onunla büyüdüm,ondan çok şey öğrendim.Daha sonra ortaokulda Edebiyat öğretmenimiz geldi.Ben derslerde çok heyecanlanan ve korkan bir öğrenciydim..Neredeyse her ders sonunda beni tahtaya çıkartır ve soru sorardı.İlk başlarda cevaplayamayacağım diye korkardım, utanırdım.Ama kendime olan güvenim yavaş yavaş artmaya başlamıştı.Onun sayesinde bir adım atmıştım.
Lisede de çok değerli öğretmenlerim oldu.Arkadaşımın durumu pek iç açıcı değildi ve babamla babası müdür yardımcısına gitmişlerdi.Ve Babamı gururlandıran bir şey olmuş ki eve gelirken çok mutluydu..Müdür yardımcısı sizin kızınızın durumu çok iyi demiş (benim için) ve çok gururlanmıştı.Tabii bir öğretmenin bunları demesi o kadar da kolay değil.Başarı kolay elde edilmiyor.Lisede çok çalışmıştım ve gerçekten de bu sözü hak etmiştim.
Sonra BAU ile tanıştım...Geçen yıl derste ders öğrendiğim gibi hayat dersleri de aldım.Her İngilizce dersine girdiğimde sanki sınıfta değildim de geleceğimdeydım.Her ders bıkmadan aynı konuları anlatan hocamız vardı.Ondaki sabrı kimsede görmedim bugüne kadar.Her şey bizim öğrenmemiz içindi.Şahsen öğretmenler odasının olduğu yere bir günde defalarca gidiyorum.İlk başlarda kovulacağımı düşünmedim değildi.Ama size değer verilmek nedir bilir misiniz ? Hele ki bir de öğrenciyseniz ! Ben kendimi çok şanslı hissediyorum bu konuda.Çünkü her gün yanlarına gittiğim hocalarımdan güler yüzler ve güzel sözler duyuyorum.Ders için bir şeyler soruyorsam onlar kadar hatırlarını sormak içinde yanlarına gidiyorum.Biz bir aileyiz demişlerdi.Ben gerçekten de ikinci ailemi buldum.Bu sene BAU'daki son senem.Okuldaki son Öğretmenler Günüm olacak.Ama biz bir aileyiz.Her zaman bu devam edecek....Bu zamana kadar gerçekten de çok şey öğrendim , öğrenmeye de devam ediyorum.Ben de ulaşacağım her çocuğa bir şeyler öğretmek istiyorum.O yüzden Öğretmen olma yolunda ilerliyorum.(Bölümüm Dış Ticaret olsa bile.)Çünkü buna hiçbir şey engel olamaz.
Benim gibi öğretmen olma yolunda ilerleyenlerin,hayalleri olanların,ailemin ve üzerimde emeği olan tüm öğretmenlerimin Öğretmenler Gününü kutluyorum !

18 Kasım 2014 Salı

Farklı çözümler - Engellere takılıp geri dönmek yokkk !!!

Bugünkü yazım renkli olsun istedim..! 

Asıl sorun bizim engeller karşısındaki durumumuz.Otobüs bekler gibi bekliyoruz.Ne kadar da güzel ! .Trafik için 'muhteşem trafik var' derim ve bazıları bana bakar muhteşem trafiğin neresi güzel diye bir bakış atarlar ama anlamazlar beni.Ben artık önemsiz şeyler için mutsuz olmak istemiyorum.O yüzden olumsuz şeyler olsa da olumluya çekmeye çalışıyorum.Neyse bugünkü konumuza dönersek...
Yapamadıklarımızın ve engellerin karşısında duruyoruz.Bir adım geri gidiyoruz.Tek sefer deniyoruz olmadığında ise "Amann  boşver , olmadıysa olmadı" gibi şeylerle teselli ediyoruz kendimizi.Başka bir çözüm arayışı mı ? İşte o huy çok az insanda bulunuyor.Hatta yok denecek kadar da az olabilir.Çünkü o kadar çok inanmışız ki yapamayacağımız işin olmayacağına boşa zaman harcamaktansa öyle kalmasını istiyoruz.Çok yanlış şeyler bunlar.Başarı öyle kolay elde edilmiyor.Vizelerde bir hocamız 4 sunumdan ilk ve ikincisinden çok soru çıkmayacağını ve sonlara  ağırlık vermemiz gerektiğini söylemişti.İlk ve ikinci sunumlardan sorabilme ihtimali olanlarını da not ettirmişti.Ama bizimkiler "Hocam ya çok konu var ya da başka nelerden çıkacak " tarzında şeyler sormuştu.O tipler Armut piş ağzıma düş moduna çok alışmışlar sanırım.Başarmak için çabalamak gerekir, engeller karşısında yılmamak gerekir.Ve bugün bunu anladım ki gerçekten engel çıktığında çok korkuyoruz.Ya yapamazsam ya olmazsa diye umutsuzluğa kapılıyoruz ve denemekten vazgeçiyoruz.Buna benzer yazılarım evet oldu belki yine aynı şeyleri yazıyorumdur ama insan bazen bir şeyi defalarca yaşayabilir.Ben mezun olduğum okulda öğrencilere sunum yapıyorum.Onlarla konuşuyorum.Onları anlamaya çalışıyor ve sorunlara karşı nasıl çözüm önerisi bulabiliriz , onları diğerlerinden ayıran özelliklerini nasıl keşfedebiliriz onlar hakkında düşünüyoruz.Bugün ikincisini yapmayı düşündüm ama olmadı.Ben de diğer okullara başvurdum.Müdürleriyle konuştum ve çok güzel&olumlu cevaplar aldım.Tabii bu çokkkk küçük bir örnek..Ne oldu karşıma engel çıktı.Bir sebepten ötürü bugünkü konuşmamı yapamadım.Ama umutsuzca eve gitmektense başka okullara daha gidip çözüm aradım.Zaten diğer çocuklara da ulaşmak istiyordum  böylelikle daha hızlı oldu.Sonuçta eve umutsuz değil güle oynaya döndüm.Daha fazla öğrenciye seslenmek onlarla geleceklerini konuşmayı ve onlara ilham kaynağı olmayı istiyor ve seviyorum.Bilemiyorum uygun olur mu ama Bir kapı kapanır başka bir kapı açılır diye boşuna dememişler.Benim kapılarım kapanmadı aksine daha da açıldı.Açılmaya da devam eder İnşallah.Ama dediğim gibi gücüm yok deyip geride durmak yok.Engellere karşı daha dinç daha güçlü olmamız gerek.Alternatif yollar aramalıyız,sorunlara farklı farklı çözümler bulmalıyız.Her şey bizim elimizde.O duygular bizim beynimizde , bizim sesimizde.İyi olanları hayata katmalı kötüleri sessize almalıyız ! :)

15 Kasım 2014 Cumartesi

Neden Vizelere bu kadar olumsuz yaklaşıyoruz ?

Evet bu haftadaki konumuz vizeler...Aslina bakarsanız vize stresi,korkusu lisede basliyor.Bizden büyük üniversite öğrencilerinin üniversite hayatlarini anlatırken ilk değindikleri konulardan biri.Korkunç bir sekilde anlatiliyor.Yok efendim yapamazsin,cokkk zor,çan eğrisi diye bir sistem var da falan filan diye üniversiteye hazirlananlar vizelerin cok zor olduğunu düşünüyor.Tabii ki zorluk derecesi öğrenciden öğrenciye değişiyor.


Aslında vizeler o kadar da düşündüğümüz kadar zor değil ve bunun böyle algılanmasına kim sebep oldu çok merak ediyorum.

Öğrenci zaten okumak istediği bölümü zekasina bilgisine göre seçiyor.Ben Finansal Matematik ve Istatistik dersi almak zorunda olduğumu bile bile Dış Ticareti sectim.Pisman da değilim.Riski göze aldım.Cok çalışmam gerektiğini biliyordum pes etmedim. Sinavlarimda ilk basta yapamayacagimi dusundum ama aklımda olanlari derleyip toplayip sinava da konsantre olunca basardim.

★Yani ilk olarak bölümdeki derslere bakarsak ileride nelerle karsilabilecegimizi az çok biliriz.

Dersi derste anlamak..Biz öğrencilerin en alışık olduğu derse girmeme modası!!! Derse neden girmediklerini hala anlamış değilim.Ama diyeceğim şudur ki derse girmiyorsan anlatilanlari dinlemiyorsan buyrun sizi dışarı alalim ..Baştan kaybedersiniz.Hocanin verdiği örneklerin , derste konusulanlarin ne kadar önemli olduğunu tahmin edemezsiniz.Konuyu anlamadiginizda verilen örnekle bağlarsaniz hem akilda kalıcı olur hem de sorunu çözmüş olursunuz.

★Derslere katılın,not tutun..

Tekrar meselesine gelelim..Açıkçası ben her gün tekrar yapmayan birisiyim.Bunun ne kadar yanlış olduğunu da biliyorum.Ama derste dinlediklerim aklıma gelebiliyor.Daha çok hafta sonlari tekrar yapiyorum.Ileriki haftaya on hazirlik olsun diye.Ama tekrar önemli.Özellikle de Yabancı Dil konusunda.

★Her gün olmasa da her hafta tekrar yapın.

Ogrenmenizin ennn güzel yollarından biri de Soru Sormak..Anlasam da sorarim anlamasam da.Bazen en kolay şeyleri anlamam, öğretmene sorduğumda arkadaşlarım alay eder
Gecen senelerde onlari çok kafaya takıyordum ama ne kadar gereksiz oldugunu öğrendim.Onlarin anlamadiklarini da ben anlıyorum ödesmis oluyoruz :)) Neyse konumuza gelirsek..Devlet okullarında hoca anlatır ve gider bir daha bulamazsin onu diyeleri cok gordum.Onun da cevabı Üniversite kutuphaneleri.Hocalar elbet dunyada olmayan bilgileri size sunmuyorlar.Onlar da ogrenci oldular.Şuanda öğretmen oldularsa demek ki bilgi istenildiğinde ve aradığında bulunuyormus !

★Soru sorun,anlamadiginiz yerleri tekrar ettirin.Araştırın !


Evet benim yaptıklarım bunlar.Ozel tarif diye herkese dedigim sey aslında her öğrencinin klasik olarak yaptiklari,basarili olmak için yapmak zorunda olduklari.Vizelere gelirsek Şahsen zor değiller.Kolay da degiller.Armut piş ağzıma düş olmazz :)) Siz de çalışma metodlarinizi belirler ve geliştirirseniz zor kelimesi ortadan kalkmış olur :))